paçık bir emanet olan Cumhuriyetimize, dini değerlerden hareket ederek saldırmayı gelenek haline getiren
ATATÜRK’e yapılan vicdansız, iğrenç saldırıları kınıyoruz.
Cumhuriyet dönemi, uzunca bir zamandır tarihsel, kültürel, ekonomik ve sosyal anlayışı ile acımasız eleştirilerin hedefi olmaktadır. Vatanını düşmanlarına karşı savunarak neredeyse bir neslini feda eden gazi millet, eğitiminden sağlığına kadar insan haklarını gözeten, laik devlet yapısını kendileri için mümkün kılabilecek bir yönetimi seçmiş olsalar da , ortak çıkarları karşıdevrimcilikte bütünleşen güçlere karşı varlığını korumak zorunda kalmaktadır. Kimi zaman isyanlarla genç cumhuriyete kast edilmiş, çoğu zaman devrimlerle pekişen laik cumhuriyetin tüm kurumları acımasızca yıpratılmaya çalışılmıştır. Genç cumhuriyetin yiğit önderleri toplumsal kalkınma, üretim ve kültürel varlığımızın korunmasında apayrı büyük bir savaş vermişlerdir .
Apaçık bir emanet olan Cumhuriyetimize, dini değerlerden hareket ederek saldırmayı gelenek haline getiren düşünceler, aslında, ülkemizin bağımsızlığı ve demokratik kazanımlarının yokedilmesinini destekleyen güçlerle birarada çalışmaktadır. Amaç, açıkça eğitimsiz, çaresiz, dağınık bir toplumda mucizeler yaratan ileri görüş ve atılımcı gücün yokedilmesidir.
Bugün Atamıza dil uzatan güçler kesinlikle tek başlarına değildir. Söylenenler ,onlarca yıldır cemaatlarde , tarikatlarda örgütlenen karşı duruşların ağızlarından kaçırdıkları birkaç laf değildir. Arkalarında sağlam, berkitilmiş her an yenilenen , işbaşında yönetimler vardır. ‘İnsanlık Anıtı’nı yerle bir eden, yılbaşı gecesi katliamlarını yapan, sergi basarak sanatçılara saldıranlar ne yazık ki ucube, meczup adamlar değil, sadece cumhuriyet karşıtı hiç değil, insanlığın tüm ortak değerlerini hedef alan yıkıcı – parçalayıcı güçlerdir.
Atamıza yapılan hakaretlerin hedefi ,Cumhuriyeti kuran düşünce ve eylemdir. Dertleri laik, demokratik, katılımcı , eşitlik ilkeleri olan devlet yapısını çökertmektir. Uzun zamandır bu içerikteki karşı duruş ve örgütlenmelerin önü açılmış, fikir yapısı desteklenmiş, ekonomik varlıkları her zaman berkitilmiştir. Bugün Atamıza dil uzatanların ‘ Atatürk ‘ün hatırasına hakaret’ten yargılanmak üzere arandığı belirtiliyor. Atamızın hatırası derken bile, geçmişte kalan , birileri için değerli olabilecek birşeylere saygıdan sözedilmektedir sanki. Bu durum faillerin açıkça korunmasından öte bir anlam taşımamaktadır.
Yaşadığımız çağda kimseden geri kalmadan, eşit haklara sahip, önyargılardan ve dogmalardan uzak bilimsel düşünme hakkını bize veren Cumhuriyetimiz büyük bir saldırı altındadır. Tarihi ile, yaratttığı tüm değerler ile açıkça yokedilmeye çalışılmaktadır. Bilimden başka hiçbir yolgöstericiyi tanımayan Atamızın bizden bekledikleri açıktır. Cumhuriyetimizi bir bütün olarak korumak, kollamak açıkça görevimizdir. Bu karanlık günlerde karanlık güçlerin sadece hırıltılı çirkef sesini değil , bir bütün olarak varlığını tanımak ve aldanmamak önemlidir. Atatürk’ün ışığı bilim prizmasından geçerek, nice insani değerlerin renklerinden oluşmuştur. Bu anlamda Atamız sadece Türk Halkının değil insanlığın ortak bir değeridir.
ATATÜRK’e yapılan vicdansız, iğrenç saldırıları kınıyoruz.
Saygılarımızla..
Antalya Tabip Odası
