Bizler her gün artan kontenjanlar
Sağlık sistemi deyince çoğu insanın aklına hekimler, hastalar, diğer sağlık çalışanları ve onların sorunları geliyor. Aslında bu sistemin tam ortasında tıp fakülteleri öğrencileri duruyor. Peki; özellikle son yıllarda çıkan yeni yasalar, getirilen yeni düzenlemelerle sağlık sistemi ve üniversiteler baştan aşağı değişime uğrarken tıbbiyeliler bu konuda neler diyor?
Tıbbiyeli diyor ki: “Toplumcu hekimlik anlayışını benimseyen; sağlığın satılan-alınan bir şey değil bir hak olduğunun bilincinde hekimler olarak yetişmek istiyoruz.”
Tıbbiyeli diyor ki: “Bizler psikolojiden, sosyolojiden kısacası insanı insan yapandan yoksun bir müfredatla hastayı da hastalığı da putlaştırmaktan öteye geçemeyeceğimiz bir eğitim sistemi istemiyoruz”
Tıbbiyeli diyor ki: “ Bizler her gün artan kontenjanlar yüzünden amfilerde yer bulamadığımız, pratiklerde arka sıralarda kalıp uygulamayı göremediğimiz tıp fakülteleri değil kapasitelerine uygun sayıda öğrenci alan ve her öğrencisine gereken eğitimi verebilen tıp fakülteleri istiyoruz.”
Tıbbiyeli diyor ki: “Performans sistemiyle yalnızca hasta bakmaya odaklı hale getirilen tıp fakülteleri değil, öğrenci yetiştirmeyi önceleyen tıp fakülteleri istiyoruz.”
Tıbbiyeli diyor ki: “Fakültelerdeki saygın birçok hocanın yalnızca adını duymakla yetinmek istemiyoruz. Var olduğu ilk dönemlerden beri tıp eğitiminin bir usta-çırak ilişkisi şeklinde yürüdüğünü biliyor ve uygulamalı eğitimlerde usta hocalarımızdan eğitim almak istiyoruz.”
Tıbbiyeli diyor ki: “Tıp tarihi ve tıp etiği derslerinde yalnızca mikroskobun tarihçesi vb. değil meslek etiğini öğrenmek istiyoruz.”
Tıbbiyeli diyor ki: “Sadece TUS’u kazanmayı hedefleyen ve buna yönelik bir eğitimi istemiyoruz. Bir pratisyen hekim olarak mezun olacağımızın bilincinde ve bu pratiğe de yönelik eğitim almak istiyoruz.”
Tıbbiyeli diyor ki: “Bizi TUS ile başlayan rekabet çemberinin içine çeken bu sistemi reddediyoruz. Bizler tıbbın bir ekip çalışması olduğunu biliyor ve mesleğe başladığımız zaman da meslektaşlarımızı bir rakip olarak değil çalışma arkadaşı olarak görmek istiyoruz.”
Tıbbiyeli diyor ki: “İyi hekimliğin ölçütünün yalnızca tıbbi bilgi ve beceri değil bir bütün olarak donanımlı bir insan olmak olduğunu düşünüyoruz. Bu doğrultuda sosyal, kültürel ve sportif faaliyetleri de destekleyen ve bunların uygulanması için uygun ortamı sağlayan üniversiteler istiyoruz.”
Tıbbiyeli diyor ki: “Sürekli değişen sistemin içinde mezun olunca ne yapacağımıza dair bir güvensizlik ve kararsızlık içinde değil, geleceğinden daha emin bireyler olarak geçirebileceğimiz öğrencilik yılları istiyoruz.”
Bensu İzgi