PANDEMİ, ASM BİNALARININ HİZMET SUNUMUNDA İFLAS ETTİĞİ GERÇEĞİNİ ORTAYA ÇIKARMIŞTIR.
”KAMUSAL SAĞLIK HİZMETİ, BİLİMSEL VERİLERE GÖRE YAPILMIŞ KAMU BİNALARINDA SUNULMALIDIR ”
Aile Sağlığı Merkezleri(ASM) bugün için birinci basamak sağlık hizmetlerinin toplumla ilk adımda temas eden yüzüdür.
Pandemi döneminde de durum farklı yaşanmamaktadır. Hastalar gerek bulaş öncesi, hastalık dönemi ve sonrasında ortaya çıkan kaygılarını, hastalık sırasında ortaya çıkan bulguları, kafalarındaki soruları, tedavi sürecindeki olumsuzlukları aile hekimliği ile paylaşmış ve çözüme ulaşmaya çalışmıştır.
Bu temas noktası olması gereken moral düzeyini daha da arttırmakta, kişiler kolay ulaşabileceği birinci basamağa adeta sımsıkı sarılmaktadır. Bu durum pandemi döneminde de birinci basamağın önemini açıkça ortaya koymuştur.
Toplum bu derece güven ve sahiplenme duygusuna sahipken yönetimler aynı duyguyla yeterli kaynak ayırıp bu kurumları sahipleniyorlar mı sorusunu sormak gerekir. Geçmiş dönemlerde olduğu gibi kendi kaderlerine terk edildiklerini söylemek yanlış olmaz.
Bu Antalya örneğinde de açıkça yaşanmıştır. Bir kurum içerisinde sağlam bireylere verilen koruyucu sağlık hizmetlerini, bulaş ihtimali yüksek poliklinik hizmetleri ile aynı zaman ve aynı ortamda vermeye çalışmak olsa olsa virüse hizmet eder. Yani aynı ortamda bir yanda virüs taşıyıp taşımadığını bilmediğiniz hastalar, diğer yanda aynı kapıdan girip çıkmak zorunda olan sağlam kişiye yönelik hizmetler. Bu ciddi bir çelişkidir. Bunun çözümü aile hekimlerinden beklenemez.
Bir diğer anlamı da bugünkü haliyle sistemin!? Yetersizliği ve mevcut ASM hizmet binalarının hizmet sunumundaki iflasının itirafıdır.
Çünkü bu binalar ne normal yaşamda sürdürülecek koruyucu hizmetler ne de pandemi dolayısıyla olağanüstü koşullara göre olması gereken hizmetlere göre bilimsel olarak planlanmamıştır. Pandemi süreci göstermiştir ki olağan dışı durum normal zamanlardaki sahip olunan olanaklarla yönetilemez. Her biri diğerinden farklı fiziksel imkânlara sahip yetersiz bu birimler ve hizmet verdikleri yapılar, pandemi ile baş edebilecek güce sahip değildir.
Şu anki durumuyla birinci basamak sağlık kurumları bu yükün altından kalkabilir mi?
Ülkemizde her 3 sağlık başvurusundan biri ASM’lere yapılıyor. ASM’lerde bu hizmeti veren aile sağlığı çalışanlarının sayısı 50 bini bulamazken, 1 milyonun üzerinde olan sağlık insan gücünün ancak %5’i birinci basamakta çalışmaktadır.
ASM ler uygunsuz, plansız kötü binalarda, ruhsatsız kamu dışı binalar da, muhtarlıklar da, cami altlarında, garajdan bozma mekânlarda bulunmaktadır. Bir kısmının bir apartman dairesinin bodrum katında ya da güneş görmeyen kör cephesinde kiralık binalarda olduğunu da hatırlatıyoruz.
Aile Sağlığı Merkezlerinin Sadece %10’a yakını fiziksel olarak COVID-19 Tedbirlerini Uygulamaya elverişlidir.
ASM binaları koşulsuz olarak Sağlık Bakanlığı tarafından yapılmalıdır. Aile hekimliği kamusal bir hizmettir ve kamu hizmeti kamunun sağladığı binalarda sunulmalıdır.
Zaten mevcut durumda bile iş yükü altında ezilen birinci basamak çalışanları ve ASM ler hasta ve başvuran koruyucu hizmet sunumu için kişi sayısı arttıkça aynı anda yığılmalarla karşı karşıya kalmaktadır. Aynı anda sınırlı sayı dışında hastaların içeriye alınamayacak olması sağlık çalışanları ile hasta ve hasta yakınlarının sık sık karşı karşıya gelmesine neden olmaktadır.
Bu kadar geniş temas yüzeyi olan birinci basamağın kendisini ve toplumun sağlığını korumasının önemi burada ortaya çıkıyor. Bu gerçekliği yönetenler de görmek zorundadır.
Sağlığa ayrılan bütçenin kara deliği şehir hastanelerine 1 yıl için ödenen kira ile 16 bin aile sağlığı merkezi yapılabilir.
Taleplerimiz:
– ASM’lerin yeterli sayıda, uygunlukta ve eşit standartlarda olmasını sağlamak Sağlık Bakanlığının görevidir.
-ASM’ler Sağlık Bakanlığı tarafından projesi bilimsel verilere göre yapılmış, hizmet sunumuna uygun eşit, standart binalarda hizmet vermelidir.’
.Bu proje ilgili mimar ve mühendislik alanları, alanın sahibi Aile Hekimleri, Aile Sağlığı Çalışanları, Türk Tabipler Birliği gibi yapılanmalarında yer alacağı kurullar tarafından oluşturulmalıdır.
-Aile Hekimlerinden bu binalar için kira adı altında hiçbir ücret talep edilmemelidir.
-Mobil sağlık hizmeti verilen kırsal bölgelerde de Sağlık Bakanlığı tarafından hizmete uygun donanımı sağlanmış mekânlarda hizmet verilmelidir
Birinci basamak sağlık hizmetlerini öncelemeyen, sağlığa ticaret gözüyle bakan anlayışlar ne pandemiyi ne de sağlık hizmetini yönetebilir.
Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Antalya Tabip Odası Yönetim Kurulu