Tıp Dünyası Gazetesi’nin Nisan 2018 tarih ve 236. sayısında Antalya Tabip Odası Başkanı Prof.Dr.Nursel Şahin’in röportajı yayınlandı.
Tıp Dünyası Gazetesi’nin Nisan 2018 tarih ve 236. sayısında Antalya Tabip Odası Başkanı Prof.Dr.Nursel Şahin’in röportajı yayınlandı.
Tabip Odalarında 2018-2020 döneminde görev yapacak Yönetim Kurulları belli oldu. TTB’ye bağlı 65 Tabip Odası’nda Nisan ayı boyunca süren seçimler tamamlanırken, 11 Tabip Odası’nın başkanlığını kadın hekimler üstlendi.
İstanbul, İzmir, Antalya, Diyarbakır, Bursa, Mardin, Trabzon, Ordu ve Afyonkarahisar’da Tabip Odası başkanlığını üstlenen kadın hekimlerle odalarına ilişkin seçim değerlendirmesini, tabip odaları yönetimlerinde kadın hekimlerin olmasını ve önümüzdeki dönem faaliyetlerini konuştuk.
Röportajların tamamını http://www.tipdunyasi.dr.tr/2018/05/iyi-hekimlik-gorevine-devam-ediyor/ linkinden okuyabilirsiniz.
Prof. Dr. Nursel Şahin – Antalya Tabip Odası Başkanı
Tabip Odası seçimleri, birçok zorluğa karşın korumaya çalıştığımız “İyi Hekimlik” değerlerinin yok sayıldığı, iş güvencemizin, özlük haklarımızın elimizden alındığı, mesleki bağımsızlığımıza yönelik baskıların arttığı ve kendi çalışma ortamlarımıza yabancılaştırıldığımız bir dönemde yapıldı. Olağanüstü hal koşullarında, temel hak ve özgürlüklerimiz kısıtlanmışken, üstelik TTB ve Tabip odalarının kurumsal kimliklerine yönelik tehditler ve yeniden yapılandırılma istekleri açıkça kamuya beyan edilirken seçimlere hazırlandık.
Bir taraftan kriz, işsizlik, yoksulluk, doğanın talanı, diğer taraftan çatışmalar, savaşlar, göç ve mülteciler dünyanın ve ülkemizin gündemini oluşturmakta. Sağlık hakkımızın daraltıldığı, emeğimiz değersizleştirildiği, toplumun ciddi bir biçimde kutuplaştırıldığı bu günlerde dayanışmanın da büyüyeceğine inanıyoruz. Hekimlerde bütün bu sorunlarla mücadele edecek, mevcut iktidarın ve yanlış sağlık politikalarının karşısında duracak, “Sarayın Odası” olmayacak hekimlere onay vermiş, TTB’ne ve meslek odalarına sahip çıkmışlardır. Türkiye toplumunun olduğu gibi hekimlerin de umuda ihtiyacı var.
Sağlık çalışanları ve hekimler arasında kadınlar diğer çalışma alanlarına göre oldukça çoğunluktadır. Akademik dünyada özellikle tıp alanında da böyle. Etkin Demokratik TTB olarak kadınlara yönelik bir kota uygulanıyor. Ama kadınların temsilinin bu dönemde yükselişinde birçok etken mevcut. Kuşkusuz bu talepleri bugün en fazla dillendirenlerin başında kadınlar gelmektedir. Eşitlik ve özgürlük talepleri çok daha yakıcıdır. Şiddet ortamı ve dilinden paylarını fazlası ile almaktalar. Kadına yönelik şiddet giderek artıyor. İktidarın kadın bedeni üzerindeki tahakküm isteği, buna uygun sağlık politikaları, sınırlamalar mevcut. Kadınların nasıl yaşayacağından, nasıl üreyeceğine, nerede güleceğine dek müdahale ediliyor. Daha fazla tacize, cinsel istismara uğruyor ve öldürülüyorlar. Erken evliliğe ve eve mahkûm edilmek isteniyorlar. Kadınların buna isyanı var.
Çağdaş Hekimler olarak, sağlık alanındaki şiddetten performans baskısına, nitelikli sağlık hizmeti sunumundan kişisel verilerin gizliliğine, asistan kıyımından ataması yapılmayan hekimlere, taşeronlaştırma/güvencesizleştirmeden tıp eğitiminin sorunlarına, “alternatif ve tamamlayıcı tıp” ile gericiliğin egemenliğine, etik değerlerin yitirilmesinden şehir hastanelerine varan sorunların kaynağı olan Sağlıkta Dönüşüm adı verilen piyasacı, özelleştirmeci sağlık programından vazgeçilmesi için uyarmaya devam edeceğiz.
Meslektaşlarımız şiddete uğrarken, ücretlerimiz gün geçtikçe erirken, kıdem tazminatımız yok edilmek istenirken, hekimler haksız ve hukuksuz olarak görevlerinden uzaklaştırılırken, yeni mezun hekimlerin atamaları yapılmazken Çağdaş Hekimler olarak meslek örgütümüz Antalya Tabip Odası’nın ve TTB’nin Saray’ın odası haline gelmesine de, Bakanlık bürosuna dönüşmesine de izin vermeme kararlılığındayız.